Derleme: Kıyı’da 2023 Röportajları

2023’te tam 47 müzisyen veya grupla söyleşi gerçekleştirmişiz. Bu da Kıyı tarihinde bir rekor demek. Seneyi kapatırken hafızalarımızda bütün bu söyleşilerden nice güzel -ve yer yer komik- anekdot kaldı. Aşağıda bu tatlı ya da özgün anlardan bir demet seçkimizi bulacaksınız. Grubun/sanatçının adının üstüne tıklayarak kaçırdığınız ya da tekrar göz atmak istediğiniz röportajlara ulaşabilirsiniz. Agar Agar, Algiers, Beirut, Belle and Sebastian, Deniz Tekin, Dilhan Şeşen, Dry Cleaning, Editors, Mammal Hands, A Place to Bury Strangers, The Ringo Jets, Shame, Sylvie Kreusch, Trentemoller, Vasilis Dokakis ve çok daha fazlasının ağzından okumak için aşağıya buyurun.

Adoya ile Bilinç altı Üstüne

“Kendi müzikal bilinç altımda bir sürü renk var ve bu renkleri artık neden tek bir çatı altında toplamayayım dedim. Bunu yapmasaydım eksik hissederdim.”

Agar Agar ile Gamer Olmak Üstüne

Gamer olmanın gereksinimlerini karşılamıyor olabilirim. Ama bazen oyun oynamak hoşuma gidiyor, kendime okur ya da sinefil demediğim halde kitap okumanın ve film izlemenin hoşuma gittiği gibi. Şu sıralar önerebileceğim oyunlar: Mother 3, Outer Wilds, Disco Elysium.”

Albus-in ile Rüyalar Üstüne

“‘Poltergeist’ın açılış gitarlarını bir rüyada duydum diyebilirim. Şarkı zaten gördüğüm bir rüyayı anlatıyor. Şakacı bir hayalet tarafından rahatsız edildiğim bir rüya gördüm. Bu rüyada hayalete gitarı uzattığımda gitardan çıkan sesleri rüyadan uyandığımda ağzımla çıkararak telefona kaydettim ve şarkının neredeyse yarısı bitmişti bile.”

Algiers ile Devam Etmek Üstüne

“Bu röportajın başında müziğimize çekilmenin başlıca sebeplerinden birinin karanlık şeylere inat güç veren bir his aşılamamız olduğunu belirtmiştin. Müziğin bu açıdan bir terapi olduğunu düşünüyorum, benim için de en iyi terapi olduğu kesin. Şarkılarını icra ettiği ettiğinde onları hangi motivasyonla yaptıysan o motivasyonun üstesinden gelip kazanmış oluyorsun. Uzun bir süre boyunca birçok akşam da aynı şeyi tekrar tekrar yapıyorsun. Sana devam etmek için bir sebep sunuyor.”

Balina ile Nasıl Hissettikleri Üstüne

“Günümüzün ve ülkemizin koşullarına bakacak olursak epey iyi sayılırız.”

Beirut ile Kış Mevsimi Üstüne

“Bana göre kış mevsimi bir iyileşme, istirahat, içe dönüş ve iç değerlendirmeler mevsimidir. Berlin’de kışlar artık pek eskisi gibi geçmiyor. Yağmurlu ve gri bir hava var çoğunlukla, bugün olduğu gibi. Eskiden her sene kar yağardı, artık eser yok; çok özlüyorum o kışları. Birçok kişi New Mexico’lu olduğum için çölün dibinden geldiğimi sanıyor. Oysa dağlık bölgede yetiştim ben. Özlediğim şey buydu, ben de bunun aşırı bir versiyonuna kavuşmak istedim.”

Belle and Sebastian ile Değişim Üstüne

“Bence ben özellikle geçtiğimiz birkaç yılda değiştim. Mütevazı bir yaşam sürdürmek beni daha bir tatmin etmeye başladı sanırım. Kendimle baş başa kalmaya, uzaklara pek seyahat etmemeye iyice alıştım. Ayrıca bence hiç bu kadar yaratıcı olduğum olmamıştı. Anı yaşıyorum; bir sürü şarkı yazıyor, sanat ve tekstil parçaları üretiyorum. Yaratıcı bir bolluk dönemindeyim kesinlikle.”

Blind Guardian ile İktidar ve Manipülasyon Üstüne

“İktidarın nasıl değiştiğini, iktidar araçlarının başka ellere nasıl aktarıldığını görmek ilginç ama insanların iktidarı koruma biçimleri hemen hemen aynı. Ve bu her zaman çoğunluğun iyiliği için olmuyor. Bunu açıkça görmek lazım. Elbette her şeyi yöneten bariz bir süper güç yok ama finansal başarıları ve ellerindeki araçlar sayesinde çok fazla güce sahip olan insanlar var. Birisi interneti kontrol ediyorsa, bu elbette bir şey ifade ediyor. Bunu yapan insanların sayısı çok az ve her şeyi manipüle edebilirler.”

Conic Rose ile Yeni Sound İmkanları Üstüne

“Şarkılarımızın birinde Johannes davul kısımlarını sadece gitar sesleriyle üretti. Enstrümanlarımızda normalde kullanmadığımız yeni sound’lar üretmek bizim için bir hedefe dönüşmüştü. O an, benim için bu hedefe ulaşmakta önemli bir aşamaydı. İkna edici tınladığı sürece her şeyin mümkün olduğunu anladım.”

Deniz Tekin ile Dertler ve Mutluluk Üstüne

“Kendi dertlerimin içindeki döngüselliği görüyorum. Her depresyona girdiğimde beklemediğim yerlerde beni çok mutlu eden şeyler beliriyor. Yeniden hayata inanıyorum, sonra yeniden inancım kırılıyor. İnişler ve çıkışlar var hep. Bizi mutsuz eden şeyi nasıl tanımlarsak tanımlayalım aslında hepimizin derdi huzurlu olmak, yakın çevremiz tarafından sevilip onaylanmak. İncelikle alakalı bir durum da değil bahsettiğim. Seni gerçekten doyuran bir sosyal bağın olduğu zaman mutlu oluyorsun.”

Dilhan Şeşen ile Bırakabilmek Üstüne

“Bence çoğumuz bırakmayı bilmiyoruz. Bunu söylediğinde aklımda direkt albüm sürecinde şarkı sözlerine tekrar tekrar bakmam geldi. Bir parça vardı, aslında bitmişti; ama bırakamıyordum. Durmadan üstüne düşüyordum. Albüm süreci de bundan dolayı uzadı git gide. Fazla haşır neşir olmak durumunun ötesinde bildiğin didiklemeye geçmiştim, bırakamıyordum cidden. İnsan çocuğunu bırakamaz ya, onun gibi. (…) Sevdiğin bir şeyi kendinden ayrı olarak kabul etmek zor; ister bir kişi olsun, ister senden çıkan bir şey. Yemek yaparken bile başıma geliyor. “Daha ne koyabilirim bunun içine?” diyorum. Bitti işte! Nar ekşisi koydum, bitti aslında.”

Dilan Balkay ile Albüm Formatı Üstüne

“Şu aralar sektörün ilerleyişi de her ay yeni tekliler yayınlamak şeklinde bir seri üretim kafasında seyrediyor. Kuyu’yu yayınladığımda bu sebeple bir hayal kırıklığı yaşadım; albüm formatının çok bir karşılığının olmadığını gördüm. Bir müzisyen olarak kırıldım, incindim. Bir süre elimi prodüksiyon tarafından çektim. (…) Artık tekrar tükenmeye hazır hissediyorum kendimi, o yüzden kafamda bir albüme giriştim.”

Dipnot ve Yeg ile Avangart Rap Üstüne

“Biz sadece para kazanıp şöhret sahibi olmak için rap müziğe başlamış, bırakıp rüzgar arkadan esiyor diye geri dönmüş sanatçılardan değiliz. Müziğimizi değişen ve gelişen teknolojiyle birleştirip, mümkün olduğunca dönemin sound’larına hakim olup parçalarımıza entegre ediyoruz. Hal böyleyken de kendimizi ülkemizdeki rap müzik konusunda avangart olarak tanımlamaktan çekinmiyoruz.”

Dry Cleaning ile Bağ Kurmak Üstüne

“Eseri bitirmek için bir ortağa ihtiyacım var. Kesin ifadeler içeren şeyler üretmekten oldum olası kaçındım. Bana hiç cazip gelmedi. Kendi adıma bir şeyi ortaya çıkarmamın arkasındaki sebep, başka biriyle aramda bağ yakalamak. Bir bakıma bilmece üretmeye benziyor. Bilmece bile demeyeyim, çünkü doğru bir cevabın olduğunu ima eden bir kelime o. Daha ziyade ‘Yazdıklarımı anlıyorsan belki arkadaş olabiliriz.’ gibi bir durum.”

Editors ile Neler Dinledikleri Üstüne

“Dün Jonathan Wilson’ın son albümünü (Rare Birds) dinlemişim. Sonra çok sevdiğim metal gruplarından Full of Hell geliyor. Son olarak da Radiohead’in davulcusu Philip Selway var.”

Emil Amos ile Klişelerden Sıyrılmak Üstüne

“Zihnimi yavaşlatmaya, kafamdaki şarkı formatlarını vücudu içten içe yükselten bir forma dönüştürmeye çalışıyordum. Geleneksel rock müzik kurgu biçiminin prangalarından kurtulmam adına önemli bir adımdı. Temel prodüksiyon klişelerinden sıyrılıp sahiden dinlemek istediğim bir şeye yaklaşmış oldum.”

Eugene S. Robinson ile Onu Heyecanlandırmış Anlar Üstüne

“Londra’daki ICA’da düzenlenen elit bir sanat etkinliğinde çaldık, Björk geldi. Aklım çıktı. (…) Bir keresinde de South by Southwest’te çalıyorduk. Seyircilere bir baktım, Thurston Moore az ötemde duruyor. O anın fotoğrafları var, çünkü seyircinin üstüne atlayıp uçarak yanına gitmiştim, ilk sözlerim ise ‘Neden buradasın?’ olmuştu. ‘Oxbow’u izlemeye geldim,’ demişti o da. Dünya bazen inanılmaz bir yer.”

Goblin Daycare ile İsimleri Üstüne

“İsmimizin özel bir hikayesi yok aslında. Sadece goblinlerle dolu bir kreş düşüncesinin absürtlüğünün, kaotikliğinin müziğimize yakıştığını düşündüm. Bu konuda sık sık onaylayıcı dönüşler alıyor ve mutlu oluyoruz.”

Hakan Kurşun ile Müzikte Diyalektik İlişkiler Üstüne

“Özellikle yapay ve doğal sesler arasında yakınsama ve kaynaşma bölgeleri ve anları oluşturmak istedim. Bunlar aslında benim gerçek ve sayısal dünyalar ile yaşamımı temsil ediyor. Örneğin yapay piyano ve gerçek piyano seslerini ilk bölümde sıralı olarak düzenledim, ardından zaman zaman birlikte oldukları bölgeler ve anlar oluşturdum.”

Hiçamahiç ile Kaybolmak Üstüne

“‘Kaybolacağız’ Öykü’ye vahiy olarak gece uyurken indi. Öykü bir sabah uzun uykusundan uyandı ve çalmaya başladı. Ve o gün bu gündür biz vahiy olarak gelen bu şarkıyı çözmeye çalışıyoruz. Şöyle ki nasıl oldu biz de bilemiyoruz, kayıt olarak bir şekilde bitti lakin canlı olarak şarkıyı hâlâ çözemediğimiz için çalamamaktayız. Yani tamamen adı gibi ‘Kaybolacağız.'”

John Robb ile Goth Üstüne

“Goth dediğimiz şey tarihle de ilişkili. Romantik şairleri, Roma’nın çöküşünü de eklemek gerek. (…) O devasa zaman aralığında nice müzik akımı geldi geçti, goth daima oradaydı. Goth temelde her neslin kendi hüznüyle ve zamanının teknolojisiyle yüzleşmesi demek.  Bahsettiğimiz şey ister 19. yüzyılda yazılan kitaplar olsun, ister post-punk çerçevesinde ve sonraki akımlarda yapılan müzikler. Bugünlerde de TikTok ya da Instagram’da gotik estetik mevcut. İlla ki müziği dahil değil o kısma, ama taşıdığı his aynı.”

Jornada Del Muerto ile Screamo Üstüne

“JDM kadrosu an itibariyle screamo türünü Türkiye’de iyi bir şekilde icra edecek on kişi varsa bunun dördünü kadrosunda barındırıyor. Biz çok özel bir ekibiz manasında bir kibirle söylemiyorum; türü gerçekten dinlemiş, özümsemiş, yaratabilen, CV’si buna uygun bir ekibiz. Screamo bir fabrika olsa teknik müdür, üretim müdürü vs. gibi şeyler kesin olurduk. Ama screamo bir fabrika değil, mahalle arası küçük bir cam atölyesi. O yüzden bizler de orada çalışan 15 yaş altı çıraklarız. Fabrika için metale bakacaksınız.”

lilyu ile İfade Üstüne

“(‘Kafam Bomboş’u) yazdığım dönem ilk kez kendimi bu denli dünyadan kopuk hissetmiştim. Dissosiyasyon boyutunda olmasa da fiziksel olarak bir kopukluk hali de vardı. Bir gece bu histen çok bunaldım ve gitarı elime alıp rahatlamaya çalışırken yedili birkaç akor bulup bastım, sonrasında ne hissediyorsam dışarı çıkardım. (…) İlk soruda ‘kendini ifade etme yolu’ diye nitelendirmiştim müziği. Bu şarkıyı yaparken de tek motivasyonum kendimi ifade etme ihtiyacımdı.”

Literally Anything Before Bros ile Riot Grrrl Üstüne

“Riot grrrl belli bir dönem ruhunu anlatıyor ve o ruhu yaşatan güncel gruplardan en çok dinlediklerim Petrol Girls, The Newports ve Bad Cop/Bad Cop. Kathleen Hanna’nın hâlâ tam gaz müzikal serüvenine devam etmesini hayranlıkla izliyorum. Sleater-Kinney’nin son albümü bence muhteşem. Allison Wolfe manik bir kraliçe gibi daldan dala atlamaya devam ediyor; Partyline dinlediğim en güzel gruplardan biri.” 

Lost Girls ile Kelimeler Üstüne

“Lost Girls’te genel anlamda kelimeler üstüne pek düşünmüyorum, müziğin içinde varoluyorlar sadece. Solo projelerimde daha ‘yazılı’ biçimde ilerliyorum. Üstünde çalıştığım metinleri de çoğunlukla müzik için değil, sayfa için yazmış oluyorum. Bununla birlikte hayır, fikir biriktirmiyorum. Pek not alan biri değilimdir.”

Mammal Hands ile Mekânlar Üstüne

“Mekâna dair düşüncem, fikirlerin -her zaman olmasa da- yazıldığı yerden gelebileceği ya da yolculuğun kendisiyle ilişkili olabileceği yönünde. Çalışmalarımızın çoğunu tek bir mekânda yapıyoruz, ama bazen fikirler farklı yerlerden de çıkıp gelebiliyor. Gördüğüm şeyleri çizdiğim bir sürü defterim var, kimi zaman bunlardan bestelerime taşanlar oluyor. Bir süredir zihnimi işgal eden mekânlar… O besteler belli yerlerle ilişkili olabilir.”

Meg Baird ile Albüm – Kişilik İlişkisi Üstüne

“Solo albümler, fikir olarak ortaya çıktıkları ve fiziksel olarak yaratıldıkları yılları tekinsiz diyebileceğimiz bir tabiatta yansıtır. Geçtiğimiz yedi yıl benim için bazen büyük, bazen küçük ölçekli bolca hesaplaşma içerdi. Hem fiziksel hem de duygusal açıdan enkaz gibi hissettiğim oldu. (…) Öte yandan açıkçası albümü dinleyen kimsenin beni duyup özdeşleşebileceği bir karakter olarak düşünmesini de istemem. Bir dünya yaratmaya çalışıyorum, biyografi yazmaya değil.”

Michael Tau ile Müzikte Ekstrem Formatlar Üstüne

“(Koleksiyonumda bulunan en ilginç albümlerden biri) deneysel müzik ikilisi Robe tarafından üretilen bir kutu set. On kopyayla sınırlı. Bu setlerin her biri içinde CD’lerle geliyor, ama iş orada bitmiyor. Üstünde oynadıkları bir sigara kutusu da var pakette. Ayrıca Adam Cooley ve Kyle Willey ikilisinden birine ait bir vücut parçası. Benim aldığım kopyada saç vardı mesela. Son olarak içinde yanmış bir kitap içeren kağıt paket ve birkaç ıvır zıvır daha… İğrenç olan kısım saçtı tabii. Kimisinin aldığı kopyadan tırnak ve kasık kılı çıkmış. Benimki saçtı, kıl değil, eminim.”

Mike Watt ile John Coltrane Üstüne

“Raymond Pettibon yıllar önce bana John Coltrane’in Ascension albümünü dinletmişti. The Germs konserinden çıkıp onun eve geçmiştik. Ona “John Coltrane punk mı?” diye sordum. Hangi “tarz”ın temsilcisi olmasının makbul olacağına dair hiçbir fikrim, duyduğum şey dışında Coltrane’e dair hiçbir bilgim yoktu. (…) Duyduğum şey beni benden aldı, hayatıma reset attı. O olaydan sonra Coltrane ile ilgili her şeyi öğrenmek istedim.”

Naci Oğuz ile Üretim Süreci Üstüne

“Kendi deneyimime bakınca demoları o kadar çok dinledim ki, esas performansa ve kaydetmeye geldiğimizde her noktada ‘Abi demolara sadık kalalım.’ tadındaydım. Bu durum bana kayıt ve miks sürecinde ihtiyacım olmayan bazı sınırlamalar getirmiş olabilir diye düşünüyorum. Müzikal bir ürün üretimindeyken ürettiğimiz işi dışarıya pazarlama noktasına gelince günümüz dünyasında işler biraz karışabiliyor. Bu yüzden üretimden yayımlama sürecinin içine kadar olan akışa biraz güvenmek ve kontrol edemeyeceğimiz şeyler olduğunu hatırlamak gerekiyor sanırım.”

Nazire ile Sorumluluklar ve Uyku Üstüne

“Çok uykum var! Sürekli çok uykum var. Şu anda da çok uykum var. Bunu nasıl çözeceğimi bilmiyorum. (…) Bir yandan dersler, bir yandan müzik, bir yandan sosyal hayatı götürmeye çalışmak zor oluyor. Müziğe bir side gig muamelesi yapmak da istemiyorum, ön planda tutmaya çalıştığım bir şey. Bir şeylerden fedakarlık yapmak gerekiyor bazen.”

Onur Nevşehir ile Samimiyet Üstüne

“İnsanın yaşamıyla müziğinin gerçekten paralel gitmesi gerekiyor. Kendisine karşı samimi olan bir insan müziğe karşı da samimi olabiliyor, o tutkuyu bir kenara bırakmaması gerekiyor. Kendi albümünü dinlerken ‘Ya işte tutsun diye bir albüm yaptık.’ diyen çok şarkıcı gördüm. Mutsuzluğun formülü bana göre çok açık: Birileri beğensin diye istemediğin bir şey yapmak.”

A Place to Bury Strangers ile Kimlerle Çalmak İstedikleri Üstüne

“Aslında kimsenin beklemediği bir isimle çalmayı çok isterim, Lizzo gibi, sırf sunacağı tuhaf deneyim için. Belki sahneden yuhalanarak ineriz, kim bilir. Eğlenceli olur.”

plein de vie. ile Akrobatlar Savaşı Yitirdi Üstüne

“Bu albüm kısacası işçilerin, hayvanların, mültecilerin ve yeryüzünün özgürlüğünü savunanların mücadelelerini, hezimetlerini ve her şeye rağmen yılmayıp yarın yeniden denemek için gereken gücü kendilerinde bulmalarını anlatıyor.”

Purling Hiss ile Pandemiyi Nasıl Atlattığı Üstüne

“Durmadan müzik yazdım durdum.”

Project Atlantic ile Basçı Şakaları Üstüne

“Bence en iyi komedi, içinde biraz hakikat içeren komedidir. Çok uzun süre çeşitli gruplarda bas çaldım, sahiden de ilgiyi vokaller ve gitaristler topluyor, basçılar değil. En azından şahsi deneyimim bu yönde. Bence insanlar hâlâ buna gülebiliyorsa içinde biraz doğruluk payı olmalı.”

The Ringo Jets ile Radyo Konsepti Üstüne

“2018 sonundan beri araya giren pandemiyle de birlikte çok fazla bestemiz birikmişti. Bunlar yaklaşık 70 küsür fikirden 35 şarkıya, oradan da 14 albüm şarkısına evrildi. Şarkıların karakterleri ve spektrum epey geniş olduğu için bunları nasıl bir çerçeve içine koyacağımızı düşünürken stüdyo kayıtlarımızı alan ses mühendisimiz Ozan Çanak’ın ‘Aslında radyo dinler gibi oldu.’ demesi üzerine Radio Ringo fikri ortaya çıktı.”

Rinxlaya ve Parya ile Anaakım Çeper Üstüne

“Bu çeperin dışında olmayı biz seçtik aslında ve bence zaten bu çeperin varlığıyla ilgili rahatsızlığımız var. İkimiz de tüm imkanlara ulaşsak bile ulaşamayanların sorunlarını dile getirdiğimiz bir noktada olacağız gibi geliyor bana.”

Scream ile Kimlerle Düet Yapmak İstedikleri Üstüne

“Çok fazla kişi var!”

Semi ile Motivasyon Kaynakları Üstüne

“Yapmam gereken şey buymuş gibi hissediyorum, dolayısıyla yapmaya devam ediyorum. Şartlar zorlaşıyor, alanlar daralıyor; ama ufacık bir alan olduğu an yaptığım şeyi yapıyorum. Ve buralarda bir şeyler yapmaya çalışan bir sürü insan var. Her zaman motiveyim, her zaman umutluyum. Karanlık müzikler yapıyor olsam da…”

Shame ile Ölüm Üstüne

“(Albümümüzün adı olan Food for Worms) eski bir İngilizce tabir, nerede okumuştum hatırlamaya çalışıyorum. Ya bir tarih kitabında ya da Game of Thrones’ta karşılaşmış olmalıyım. (gülüyor) Bir savaşın sonrasında, savaşta ölenler adına kullanılan bir tabir. (…) İlginç bir durum, çünkü düşündüğünde ölüm başlığını çok farklı şekillerde ele alman mümkün. Karanlık ve kasvetli bir konu, ama aynı zamanda yaşam döngüsü dediğimiz şeyin çok ilgi çekici bir yanı var. “

Sylvie Kreusch ile Belçika Sahnesi Üstüne

“(İstanbul) en çok dinlendiğim ikinci şehir demek. Süpermiş. Ama şaşırdım da diyemem. Türkiyeli hayran kitlesi geniş olan başka Belçikalı sanatçılar da tanıyorum. Tamino, Balthazar, Warhaus, Oscar and the Wolf… Arkadaşım olur hepsi. Bu işin sırrı nedir bilmiyorum, belki önce birimizi keşfedip sonra oradan yürüyordur insanlar. Sonuçta sık sık ortak işler yapıyoruz. Hepimizi biliyorlar resmen.”

Takeshi’s Cashew ile Yolculuklar Üstüne

“Yollara düşüp kendini akışa bırakmanın en iyi yanı grupça büyümek; öyle bir büyümek ki sonunda evlere dağılma vakti geldiğinde canımızın yanması. Birlikte maceralara atılarak arkadaşlıkları sağlamlaştırmak.”

Trentemøller ile Bireysellik ve Kolektiflik Üstüne

“Konserler eğlenceli geçiyor çünkü stüdyodayken tek başıma, izole bir hâlde oluyorum. Çok insanla görüşmüyorum. Elbette gördüğüm birileri oluyor, ama sürecin içine pek dahil olmuyorlar. Hâliyle grubumla bir araya gelip şarkıları canlı bir iklime uyarlamak harika hissettiriyor. Grup arkadaşlarım kendi katkılarını ve geri bildirimlerini sunuyor. Bir araya gelip müziğimi keşfe çıkıyoruz.”

Xylouris White ile Ahenk Üstüne

“Bir sabah uyandığımda elime küçük bir lir aldım, tellerini okşadım. Klasik anlamda bir ahenkten yoksun çalmış olmama rağmen öyle güzel tınladı ki.”

Vasilis Dokakis ile Etiketler Üstüne

“No Clear Mind olarak ne zaman birileri yaptığımız müziği bir etikete sığdırmaya çalışsa huzursuz hissediyoruz. İmkansız bir iş. Bizim için bile imkansız, başkası için nasıl mümkün oluyor anlamıyorum!”

Zifiri ile Yakın Gelecek Planları Üstüne

“Beste. Kayıt. Daha fazla müzik. Bi ara da Kadıköy’de bira içeriz. Konser vermek istiyoruz ama artık mafyalarla uğraşmaktan çok sıkıldık.”