Sular Dar başucunuzda bulunduracağınız, tekrar tekrar açıp okumak isteyeceğiniz bir derleme. Can Güngör hafızasından çıkarıp melodiler eşliğinde yeni yaşamlar bahşettiği anılar aracılığıyla kendini şarkı şarkı ifade ediyor, içini döküyor. Şarkı sözü yazarlığını ve yapımcılığını yine kendisi üstlenmiş, yani ‘yazar’ tanımını güvenle kullanabiliriz kendisi için. Onun kalemi, onun zihni önümüzde tablolar boyayan, gördüklerini betimleyen bir araç haline geliyor.
Albümle ilgili belki de en etkileyici nokta, sürükleyici doğası sayesinde 71 dakikayı bulan süresini hissettirmemesi. Bu duruma bir izah müziğin akışkan, evrilmeye ve dönüşmeye müsait yapısı olsa gerek. “Kendime Öğütler”, “Sesini Ver”, “Aslanın Ağzı”, (Bartu Küçükçağlayan ile Nilipek‘in eşlik ettiği) “Güneşsiz / Sular Dar”, “Revolte”, “HOGDY” ve daha nice güzellik boyunca folk’tan caza, progresif rock’tan klasik esintilere, spoken word’den saykodelik indie’ye uğruyor, oradan oraya usulca, sabırla, olgunlukla, tüm içtenliğiyle salınıyor. Her zaman yeni şeyler kovalayarak, ama aşırıya kaçtığını hissettirmeden, insanı yormayıp aksine taptaze bir enerjiyle doldurarak.
Kemanlar synthesizer’larla, gitarlar vokal armonileriyle harman oldukça karşımıza daha yeni, daha sürprizlere açık ve her dinlemede yeni şeyler keşfedilecek bir Can Güngör çıkıyor. Henüz ikinci stüdyo albümünde takdir edilesi riskler alarak cesur adımlar atması, her biri oldukça tatmin edici 15 şarkıyı minnettarlıkla sindirmemize vesile oluyor. Sular Dar gerek bu senenin sonunda, gerekse ilerleyen yıllarda tekrar tekrar sevgiyle anacağımız bir yapıt.