The Smile – A Light For Attraction Attention

The Smile ilk albümüyle aslında bir bakıma uzun süredir beklediğimiz yeni Radiohead albümünü servis etti. (Hoş, zaten Radiohead imzası taşıyan sıradaki albüme de yakın gelecekte kavuşacağa benzemiyoruz.) Neticede bu projenin zuhur etmesinin sebeplerinden biri, beş Radiohead üyesinin pandemi döneminde fiziksel olarak birbirinden uzak kalması. Doğru; Ed O’Brien, Colin Greenwood ve Phil Selway’siz bir Radiohead düşünülmez; ancak A Moon Shaped Pool üstüne grubun klasik beşlisi direksiyonu ne yöne kırardı diye düşündüğümüzde kafalarda A Light For Attracting Attention‘dan çok uzak bir şey canlanmıyor sanki. Thom Yorke, Jonny Greenwood ve Tom Skinner’dan mürekkep bu yeni projenin en radikal şarkısı bile (“You Will Never Work In Television Again“) yine The Bends dönemi Radiohead’ini getiriyor akıllara. Prodüktör koltuğunda Radiohead’in tabiri caizse altıncı üyesi Nigel Godrich‘in oturduğu gerçeğini de atlamayalım. Bu benzerlik izdüşümlerinin ötesindeki basit gerçek ise karşımızda hayli kaliteli bir 13 şarkılık koleksiyon olduğu.

Sözler, duygu ve yeri gelince alıcıya iletilen mesajlar özelinde fazlasıyla günümüzün, zeitgeist‘ın bir çocuğu A Light For Attracting Attention. Pandemi, gelecek kaygısı, neoliberal faşizm, yalnızlık/beraberlik ikilemi… Yorke’un vokallerinde bütün bu temaların izine rastlamak mümkün. Buna paralel olarak da belki Hail to the Thief‘ten bu yana Yorke ile Greenwood ortaklığından gelen en siyasi eser. Yorke geçtiğimiz sene pandemi sonrası ilk konserinde The Smile şarkısı “Free In The Knowledge“ı canlı icra etmiş, karantinada işsiz kalan müzisyenlere İngiliz hükümeti tarafından “Başka bir iş arayın.” şeklinde üstenci ve hadsiz bir tavsiye verildiğini hatırlatarak “Belki de ölmekte olan bir mesleği icra ediyoruzdur.” kelamında bulunmuştu. (Gördüğümüz gibi neoliberal bir dünyada nice sorun ortak küresel bir paydaya çıkabiliyor.) “Free In The Knowledge” 13 şarkılık seçkinin en net mesaja sahip parçası olsa da kendi içinde o kadar karamsar tınlamıyor, hatta umutlu bir konumda durduğu bile söylenebilir:

Kötü bir andı bu sadece

Sendeleyip duruyorduk

Ama o kadar kolay teslim olmayız

Free In The Knowledge

Cümlemize diyor, seçkinin kalanına bakıyoruz. Yorke ile Greenwood’un baş başa bir aşık atıştırmasıyla vücut bulan “The Same“den itibaren inşa edilen, zamanla Tom Skinner virtüözlüğünün de kendini içeriğe entegre ettiği sonik evren çoğunlukla huzursuz, kaygılarla boğuşan ya da dümdüz öfkeli bir yapıda. The Smile ismi de başlıca bu rahatsızlıktan geliyor zaten: “Öyle kahkaha attıran bir gülüş ifade etmiyor ismimiz. Daha ziyade her gün size yalan söyleyenlerin gülümsemesi bu.” Bu sinsi gülümsemeye örnek teşkil eden “Pana-vision“daki piyano dokunuşlarının akıllara Suspiria müziklerini getirdiğini, dokusunda inanılmaz gergin hisler barındırdığını inkar etmenin bir anlamı yok. Ortalama bir günümüz insanının dalgalı ruh hali, yer yer böyle anksiyete ataklarında vücut buluyor. Gelelim görelim ki yeterince arayan, belli noktalarda huzura veya huzurun bir tasvirine giden kırıntılar buluyor: “Free In The Knowledge”a ek olarak synth’lerin bizi bir çeşit ayine taşıdığı “Open The Floodgates“i ve In Rainbows dönemini akla getiren “Speech Bubbles“ı orta yaştan gelen görüp geçirmişliğe içkin, meditasyondan hallice bir haletiruhiye yönetiyor. Kapanışa yakın tempo “We Don’t Know What Tomorrow Brings” ile yükseliyor, sonra her zamankinden düşük bir kapanışa koşuyoruz: Taslak halinde kalmış bir Radiohead b-side’ı gibi tınlayan “Skrting on the Surface“ı bu albümün finaline öteleyen etmenler en azından şu aşamada gizemini koruyor. Yine de albümün tümüne yayılan huzursuzluğu nötrleyerek alttan alta ilerleyen meditatif etkiyi bir final cümlesi misali bağlamayı başarıyor, en azından o noktada şarkıya hakkını teslim edebiliriz.

A Light For Attracting Attention, “Radiohead ve Radiohead’le ilişkili eserler evreni” bağlamında ismini hak edecek kadar dikkat çekici, günümüze dair olduğu kadar günümüzün sonucu, öte yandan insanlığa dair devridaim çelişkileri ele almasıyla da zamansız bir çalışma. Radiohead düşkünü herkesin tatmin olarak döneceği dinamik ve çok yönlü bir deneyim.