İsvecli ikili Karin Dreijer Andersson (kendisini Fever Ray olarak da tanıyoruz) ve Olef Dreijer 6 yıl sonra dördüncü stüdyo albumleri Shaking The Habutal’ı 4 Nisan’da çıkarmaya hazırlanıyorlar. 1999’dan beri müzik yapan ikili 2006 yılında çıkardıkları Silent Shout albümüyle çok güzel elestiriler alması yanı sıra kendi ülkelerinde de 1 numaraya kadar yükseldiler. Bu albümden çıkan Marble House, Like a Pen ve albümle aynı adı taşıyan Silent Shout gibi parçalar senenin en iyi parçaları arasında sayıldı. Aynı dönem biraz daha aydınlık diyebileceğimiz Deep Cut’ın özel şarkılarından olan Heartbeats Jose Gonzalez tarafından coverlandı ki Gonzalez’ın şarkıyı kendı çizgisine yaklaştırdığı başarılı bir cover olmuştu.Tüm bunların üzerinden tamı tamına yedi yıl geçmiş ki The Knife bu süreyi elbette boş geçirmedi. Karin Dreijer’ın solo çalışması Fever Ray’ın 2009 yılında çıkardığı aynı isimli ilk solo albümü yanı sıra Danimarkalı bir performans grubu olan Hotel Pro Forma için Mt.Sims ve Plannigtorock’la beraber opera yazdılar. Charles Darwin’in Türlerin Kökeni eserinden etkilenerek oluşturulan bu calısma Tomorrow, In a Year idi ve 2010 yılında stüdyo albüm olarak sunuldu. Bu geçişlerle hayranlarını birazcık rahatlatmış olsalar da The Knife yeni albüm için oldukça uzun bir süre bekledi.
Albümden ilk sızıntı çok bekletmeden 28 Ocak’ta geldi: Full Of Fire. Dokuz dakikalık ritimlere dayanan bu şarkının videosunu da kendi memleketlerinden Stockholm ve Berlin arasında mekik dokuyan bir sanatçı olan Marit Östberg çekmiş. İnsani duygular olan nefret, kıskançlık, kazanma hissinin üzerinden kimlik sorununa değinen video isimsizlik, suratsızlık bir yanıyla tüm bu insani duygular içinde insanlığının koparılmasını anlatıyor. Birkaç gün önce yayınlanan ikinci video A Tooth For an Eye’da benzer konular üzerinden ilerlerken bu kez erkekliğin inşası, güç,liderlik gibi konular da karşımıza çıkıyor. Liderin bır kadın olduğu erkek dans grubu üzerinden bu sorgulama bu kez yönetmen Roxy Farhat ve Kakan Hermanson tarafından yapılıyor. Kısa film tadındaki bu videolar The Knife’dan beklentilerimizi karşılıyor. Yaptıkları çalışmalar müziğin de ötesinde bir sanat çalışmasına dönüşmesi takdir konusu olsa da hayranları biraz bölünmüş durumda The Knife’ın bu gelişiminde müziğinin geride kaldığını düşünenler olduğu gibi aksini düşünenler de var. Bana gelince The Knife her zaman dikkate alınması gereken işler yapıyor, tüm bu videolarla anlatmak istedikleriyle üzerinde durulması gereken işler çıkarıyor. Bu nedenle daha fazla konuşmak için de albümü bekliyorum.
İyi Dinlemeler!
Seçil Kalenderoğlu
