“Sevmek ve sevilmek burada, “O” meydana gelir. “O” dediğimiz iki “C” harfinin birleşmesi, bir O meydana getirir. O varlıktır, iki cemalin birleşmesi bir varlık getirir. Ama senin gönlünü kazanmamışım, seni sevmişim. Orada hiçbir şey hasıl olmaz.”
Tahir Palalı’nın ilk albümü “O”dan çıkan ilk video klip çalışması Alevi ozan Perişan Güzel’in bu güzel sözleriyle başlıyor. İnsan sevgisi; Alevi-Bektaşi geleneğiyle yapılan müziklerin temel taşı. Tahir Palalı da, çocuk yaşta ayrıldığı Maraş’tan aldığı Alevi nağmeleri ve sohbet geleneğini, yaşamını sürdürdüğü Londra’da notalarına yansıtmaya devam ediyor. Biz Türkiye’de adını yeni yeni duymaya başlasak da, Avrupa’da ve dünyada pek çok “dünya müziği” tutkunu gözlerini bu yetenekli müzisyene çoktan çevirmiş durumda. Uluslararası pek çok projeye dahil olan sanatçı, Anadolu deyiş ve türkülerini geniş kitlelere duyurmayı başarıyor. Palalı, aynı zamanda bir 3D ve görsel efekt sanatçısı. Hatta bir süre 3D artist olarak Hong Kong’da yaşadığına da değinmeden geçemeyiz. Bu durumda Tahir Palalı için köklerinden kopmamış bir dünya vatandaşı desek abartmış olmayız.
Albümün tamamı dede sazı, tambur, kopuz gibi geleneksel enstrümanlarla icra edilen şarkılardan oluşsa da sanatçı, batı tınılarını şarkılarına dahil etmekten geri durmamış. Müziği öylesine duru ve insanın içine işleyen bir yapıya sahip ki, dilimize hakim olmayan Avrupalıların bu şarkılara gösterdiği ilgiye şaşırmamak gerek. İşin içine konuk sanatçı olarak Çiğdem Arslan’ın sesi ve Erkan Oğur’un nağmeleri ve desteği de eklendiğinde tadından yenmez bir etnik müzik şöleni çıkıyor ortaya.
Doğa Göçük