Berkay Balyer (vokal, davul, piyano) ve Salih Yaman (gitar) ikilisinden mürekkep Carnatia, ilk kısaçalarında aynı kapak görselinde tasvir edilene benzer, buz kütleleriyle çevrili bir çukura atıyor sizi, bir an olsun da ısınmanıza müsaade etmiyor. Tabi siz düşmeye devam ettikçe güneş ışığı da giderek uzaklaşıyor, kendi geçmişinizin ve düşlerinizin hayaliyle baş başa kalıyorsunuz. Anlayacağınız mutsuz müzikler size de güç veriyorsa Aeipathy‘ya bayılacaksınız.
Kadıköylü ikili Carnatia, müzik yolculuklarının bu yeni adımın güzel besteler yaratıyor. Açılış “Departure”un ardından gelen “Mourner”da bir başka Kadıköylü grup Furtherial‘dan Başer Çelebi‘yi ağırlayarak hem nesnel biçimde hem de ruhen daha kalabalık hale geliyorlar. Çok geçmeden çello sesini de işittiğimiz seçkinin en epik, en yoğun işi “The Blue Will Never Be Born Tonight” ile mesele ciddileşiyor, albümün asla açıkça dile getirilmeyen hikayesine iyice gömülüyoruz. Önceki şarkılardan daha konuşkan seyreden ancak albümün dinamiğinden bir şey götürmeyen “Accept My Skin”, yerini bir kapanış vazifesi gören “Letters”a bıraktığında 37 dakikanın nasıl geçtiğini anlamıyoruz bile. Nice albüme yarım saatten uzun süre kulak vermek talepkar bir uğraş haline gelirken Carnatia akıcılık sorununu daha ilk kayıtta çözmüş.
Yetenekli insanların elinden çıkan duygulu bir progresif metal örneği Aeipathy. Üstelik grup üyeleri kendilerine uzun bir yol haritası çizmiş şimdiden, anlatacakları konsept hikaye albümden albüme devam edecekmiş. Kendilerine başarılar diliyoruz, bakalım daha nelerle çıkacaklar karşımıza.