Hazırlayan: Yankı Yıldırım
Adamlar’ın ikinci albümü çıktı, “Rüyalarda Buruşmuşuz”.
Albüm, hala ince ayrıntıları düşünen insanlar varmış demek ki, dedirtiyor. Hayatı bir bütün olarak görmektense parçalarına odaklanan ve bütünün nasıl oluştuğunu irdeleyen; insan ilişkilerini, bakışları, sözleri, sesleri, yolları, yağmurları, geceleri, masalları, kralları, rüyaları, acıları, atları, kuşları, çiçekleri sorgulayan.
Albümde dokuz tane şarkı var ve her bir şarkının sözleri incelikle yazılmış; çok belli. Bir şeyle ilgilenirken şarkılar arkada akıp gidiyorsa yapılan işi bırakıp şarkıları ön tarafa alma ihtimali yüksek.
Kelimeler eğilmiş bükülmüş; ama asla kırılmamış, yan yana gelmez denilenler gelmiş; ama asla sırıtmamış.
Tolga Akdoğan sohbet eder gibi söylüyor şarkıları; naif ama içine otururcasına. Yani gerçekten bir sohbet olsa, sana verecek cevap bırakmayacak şekilde. Müzikler ise puslu, hafif depresif ve insana kendini sorgulatacak cinsten.
Kendi dilinden sıkılan herkes için bir çıkış noktası göstermiş Adamlar. Bu dille yalnızca öfke dolu, paramparça edecek sözler değil; içe işleyen ve huzur veren şeyler de söylenilebilir der gibi
Kendi deyimleriyle “içe üfleyen hikayeler, insanın düştüğü durumlar.”
Şimdi kendimize soralım.
“Yakan mı yanan mı? Kimlerdensin?”
