Kültür dediğimiz şey, aynaya bir göz atmadığı sürece kendini zor geliştirir. Bu da onu okuyanların ve şekillendirenlerin katkılarıyla mümkün olmuştur daima, bir de bu katkıların değerlendirilip arşivlenmesiyle… En kaba tabirle söz uçar, yazı kalır.
Bu yazı serimizde müzik üstüne düşünüp yazan, duyduklarımıza yön vererek arşivlik statüye erişmiş dergilerin hikayesine yer veriyoruz. Matbaa arzı ile talebinin azaldığı şu günlerde kimisi hala bir şekilde aktif, kimisi sahaflarda ve raflarımızda güzelce yıllanıyor. Seksenli ve doksanlı yılların güzide dergilerinden Stüdyo İmge, ikinci kategoriye giren inanılmaz değerli bir kaynak.
1980 darbesi sonrası dönemde birçok müziksever için çöldeki vahaydı Stüdyo İmge. Kimileri için internetin yaşama tesir etmediği bir dönemde egzotik yabancı gruplar keşfetmenin sayılı yollarından biriydi. Kapağına genişçe ya da ucundan taşıdıkları isimler arasında David Bowie, The Sex Pistols, Faith No More, Jethro Tull, Nick Cave, Siouxsie & The Banshees bulunuyordu.
Levent Erseven‘in kurucu önderliğinde bir araya gelen Stüdyo İmge, aynı zamanda Halil Turhanlı ve Murat Beşer gibi sektöre hakim yazarların vizyonuyla genişlemiş, hem döneminin sanatçıları ve albümlerine, hem de önceki dönemlere dair değerli kritik yazıları kaleme alarak yerli müzik okuyucusunun ufkunu genişletmişti.
İlkin küçük -ve doğrusu sayfaları biraz kolay dağılan- bir ebatta basılan Stüdyo İmge, bir aranın ardından 1992 Haziran’ında Guns n’ Roses kapaklı sayısıyla daha kaliteli kağıtlarda ve ebat büyütmüş olarak yeniden doğdu. Bu şekilde neredeyse 20 ay daha yoluna devam edecekti dergi, bu esnada güncel müzik haberlerine, müziğin tarihine dair analizlere ve çok daha fazlasına yer verecekti.
Sadece müzisyenlere yönelik bilgilere değil, müziğin kendisine ilişkin teknik içeriğe de Stüdyo İmge sayfalarında rahatlıkla rastlayabilirdiniz. Kramp şarkısı “Sen ve Ben”i çalmanıza yardımcı olacak bir nota kağıdı da olabilirdi bu, iyi bir pikabı veya hoparlörü satın almaya yönelik tanıtıcı içerikler de, farklı gitar modellerine ilişkin bir karşılaştırma yazısı da. Sizi sadece müzik dinlemeye değil, müzik üretmeye veya üretime dair fikir sahibi olmaya aktif biçimde teşvik eden sayılı dergilerdendi Stüdyo İmge.
Stüdyo İmge Yayınları adı altında, çoğu bir gruba ait şarkı sözleri toplaması formatında kitaplar da basmıştı dergi kadrosu. Mevzubahis şarkı sözleri kitap serisinin ele aldığı bazı grup ve sanatçılar arasında Pink Floyd, AC/DC, Yes, Eminem bulunuyordu. Ayrıca Hunter S. Thompson‘ın Las Vegas’ta Korku ve Nefret‘i ile Irvine Welsh‘in Porno‘su gibi oldukça “rock’n roll” romanları da Türkçeye çevirmişlerdi.
Müziğin geçmişini, bugününü ve geleceğini irdelerken meseleyi bu kadar geniş kapsamlı biçimde ele alabilmek şüphesiz her otoritenin harcı değil, ancak Stüdyo İmge ömrü boyunca gelişen altyapısıyla bunu başardı. Günümüzde derginin her sayısına ulaşmak o kadar kolay olmasa da sahaf sitelerine şöyle bir göz atmak, verimli sonuçlar getirebiliyor. Arşivci bir tutkusu olan kimse Stüdyo İmge’yi ıskalamamalı.