Childish Gambino’nun sonu: İddialı bir veda

Childish Gambino‘nun Bando Stone & The New World albümü geçtiğimiz ay çıktı. Üzülerek söylüyorum ki bu Donald Glover’ın Childish Gambino alternatif kişiliği ile yaptığı altıncı ve son albüm. Tam anlamıyla olmasa da bir bakıma veda albümü sayabiliriz. Filmi ve dünya turnesi de yapılacak olan albümün şimdilik sadece kendisine ve turun başlangıcına sahibiz.

Donald Glover yeni 40 yaşına geldi. Childish Gambino projesini 16 yıldır sürdürüyor. New York Times’a söylediğine göre, sıradan bir şekilde “Tamam. Bu bitmiş.” farkındalığının gelmesi kadar basit bir şekilde kafasında projeyi bitirmiş. Projeyi herhangi bir yönde sürdürmenin ne kendisini ne de alternatif karakterini beslediğini hissetmeyecek olmak emekliye ayırmak için yeterli bir sebep. Kendisini başka amaçlarla görmeye devam edeceğimizden eminim. Sonuçta kendisi dolu bir sanatçı. Oyuncu, müzisyen, şarkıcı, şarkı yazarı ve başka bir sürü şey olan Donald Glover, kendine olan beklentilerini her işinde üstüne çok fazla koyan biri. Bando Stone & The New World ise bu zoraki baskıdan kurtulmayı isteyerek yapılmış bir albüm.

En baştan aklımdan geçen şey “Childish Gambino son eserinde sessiz sakin bir çıkış ile yetinmez.” düşüncesiydi. Donald Glover’ın sanatının en vahşice kendini gösterdiği yer kesinlikle burası. Böyle olmasını beklemekte haklıymışım. Albüm baştan sona en az 10 janra içeriyor. Çok fazla müzisyenle ortak şarkı var. Prodüksiyonu her zaman olduğu gibi büyük. Standart Childish Gambino yok. Kimse 2016 albümü “Awaken, My Love!” gibi vintage R&B sesleriyle yaratılan soundun aynısını beklememeli.

Her şarkı farklı farklı olduğu için ilham kaynakları ve benzedikleri yerler de oldukça çeşitli. İlk şarkı “H3@RT$ W3RE M3@NT T0 F7¥” tam olarak tartışma yaratan 2013 Kanye tarzını taşıyor. Gerek şarkı genelindeki distorted beat, gerek:

Shoot a motherfucker, I’m the new Spike Lee
Everybody know me, I don’t need I.D.
Everybody hatin’ wanna get like me
Everybody Satan and I’m G-O-D

gibi sözler bunu en bariz yansıtan unsurlar. İkinci şarkı “Lithonia” belki de albümün çekirdeği, reklam yüzü olan şarkı. Sebebi ise basit. Bando Stone, Childish Gambino’dan genel olarak gördüğümüz komedik unsurların olduğu bir albüm değil.

He had a break
He’s findin’ out
That nobody gives a fuck
I did my job
I paid my dues
Love is for fools
‘Cause nobody gives a fuck

sözlerinden de çıkarılabileceği üzere katartik, bunalmış ve bazen agresif bile olan bir albüm. “Lithonia” bu hisleri taşıyan ve tonları da daha sert olan bir şarkı. “Nobody gives a fuck” albümün anladığım kadarıyla ana mottosu. Çıkacak olan fimde teatral bir kullanımı olacağına eminim.

Üçüncü şarkı “Survive” benzer temaları devam ettiriyor. Uzun bir ara verdikten sonra -kendisinin 4 yıldır arada olduğu gibi- dönüşünü çoğu kişinin umursamayacağıyla alakalı endişeler var. İşlemek istediği temalardan birinin “süre internette değilsen hiç var olmuyormuşsun gibi bir durum oluşması” olduğunu belirtmişti. Bir yandan şarkının girişindeki sözler, 2018 yılında çıkan maxi single Summer Pack‘ten “Feels Like Summer” şarkısını da hatırlatıyor: Hava değişikliği ve yaz.

Steps Beach“in prodüksiyonu, alternatif/R&B dendiğinde son yıllarda akla ilk gelenlerden Steve Lacy ile birlikte yapılmış. Lirikal olarak albümün geri kalanıyla yarışamaz olsa da yaşadığı tüm kaosun arasında idealize ettiği romantizmi bir nebze göstermek için iyi bir durak. “Talk My Shit” albümün genelinde en dışta kaldığını hissettiğim şarkılardan biri. Childish Gambino’nun kim olduğunu çıkarmaya çalışırken oluşmuş bir parça olduğunu düşünüyorum. Bu ve benzeri şarkılarin büyük çeşitliliğin bir parçası olsa da Donald Glover’ın da kesip atmak istediği yönlerinden biri olduğunu tahmin ediyorum. Albümün bir soundtrack olduğunu da düşünürsek film çıktığında şarkıların daha çok anlam kazanacağını varsayıyorum. “Got To Be” ise Bando Stone & The New World albümünün oluşmaya başlama sürecin yansıması gibi. Glover’ın karantina başlangıcından itibaren girdiği spirali ve kaldıramadığı karakterini anlamlandırmaya çalıştığı bir parça.

Tüm albüm karakteri ve kararlarıyla alakalı aşağı yukarı böyle bir gidişat sergiliyor. Alttan alta veya “Yoshinoya” gibi direkt olarak kendini gösteren rap şarkıları ise eminim ki çoğu insanın hoşuna gidecek. 2016 tarihli albümü elektronik, soul ve R&B yoğunlukluydu. 2018 hit parçası “This Is America” sayılmazsa, doğru düzgün rap yaptığı işlerin üzerinden en az 10 yıl geçti. Because The Internet veya I’m Just A Rapper gibi projeleri sayesinde Childish Gambino’ya tutulmuş olanlar varsa fazladan keyif almaları oldukça mümkün. Albümün devamındaki “Cruisin” de bütün bunlara alternatif bir örnek olacak.

Bununla birlikte Donald Glover’ın kelimenin tam anlamıyla yeni bir dünyaya açılmasını ve yetmezmiş gibi kendini yenileyip genişletmesini de hoş karşılayacak kişilerin olacağını düşünüyorum. Son üç şarkı arka arkaya bu konuda içimi rahatlatmayı başardı. “Dadvocate” yeniden baba olan Donald Glover’ın yoğun hayatını, maskülenitesini ve babalığını ele aldığı, bir süredir yaşanmakta olan değişim sürecinin baskılarını güzel umutlarla bestelediği güçlü bir şarkı. “Happy Survival” ise umutlu/keyifli havaları yakalayan, hem kendisini hem dinleyenleri sakin ve olgun bi sona götürdüğünü hissettiren bir iş. Bu pozitif tonları yakalamak için neo-saykedelik rock efsaneleri Khruangbin ile ortaklık yapmış olması çok yerinde bir karar. Son şarkı “A Place Where Love Goes” bu paragraftaki düşüncelerimin oluşmasının sebebi ve her fikrin toplandığı nokta. Adı da teorime uygun, Donald Glover’ın yeni hayatında odaklanacağı öncelikli şeyin sevgi ve keyif olduğunu belirtiyor. Kendi çocuğu olduğunu varsaydığım çocuğun tekrar eden

We don’t care about the party
We just want to dance

sözleri Daft Punk benzeri bi sound ile birleşince ortaya cidden bir hit çıkıyor.

Kendisine oluşturmak istediği yeni dünyaya geçiş süreci olarak kullandığı ve Childish Gambino kimliğinin defterlerini iddialı bir sonla kapattığı Bando Stone & The New World, üstümde Donald Glover’ın yaptığı işin zamanını ve mekanını çok iyi ayarlayıp ölçen biri olduğu izlenimini bırakıyor. Belli ki hem kendisi hem dinleyici adına tadında kalan Childish Gambino alternatif kişiliği, büyük vedasıyla herkese son kez hak ettiği hizmeti vermiş oldu.