Ezgi Ceylan ile Alihan Erdoğan, Duvarlar Bile Biliyor‘a 2020 yazında hayat verdiler. İnisiyatifin ismi İmrozlu müzik insanı Timoleon Çakni‘nin bir sözünden ilhamla ortaya çıkmış: “Bu parçayı duvarlar bile biliyor”. İmroz’un yok edilmeye çalışan geçmişi ve bu çabalara inat direnen toplumsal hafızası, bir başlangıç yahut yola çıkış noktası olmuş. Kültürün çeperinde kalmış tüm üretimlere ses olmayı amaçlayan kayıt ve yayın projesi, Yedi Çınar ve Gölgeler isimli ilk albümünü de geçtiğimiz günlerde yayınladı.
İnisiyatifin yayınladığı son çalışma, alımlayıcıya özgün bir video/ses ikili deneyimi sunan “Terdit” oldu. Klasik gitar, vokaller, doğa ve şehir görüntüleri bir arada nadiren bu kadar etkileyici sunulabilir. İzleyin, dinleyin ve kendi yolculuğunuzu yaşayın:
“Terdit“e dair bir de inisiyatif insanların sözüne yer verelim:
Hayatlarımızdaki iktidarlarla ilişkimiz daha biz var olmadan oradadır. Fakat çocukluklarımızın bir şekilde işgal edilemeyen kuytulara sahip bir arazi olduğu da muhakkaktır. Hudutları “reddetme” eğilimi ve “burada” olmanın bilinci ve mesuliyeti, bizlere, bir zaman o kuytularda dolaşmış olmanın mirasıdır.
“Erişkinlerin” sokaklarında zaman geçirmenin doğal bir “yaşama direncine” dönüşüverdiği anda, hayal gücümüze yeniden seslenmek niyetiyle doğan bu çalışmanın ismi işte böylece “Terdit” oldu. (…)
Bir 8 Mart pankartı ise bu yolculuğun sözü oldu: “Em li vir in/Hin bibin/Em qet natirsin.” (Buradayız/Bunu bilin/Asla korkmuyoruz.) (…)
Yerel eserlerin farklı dillerle ulaşmasını, bu dilleri konuşanlar arasında köprü olmasını öngören Duvarlar Bile Biliyor, farklı kültürlerden üretimlerin bir araya gelmesini ve seslere ses katmayı teşvik ediyor. Bu bağlamda da projeye katılmak isteyen herkese kucak açtıklarını belirtiyor; sanatla uğraşıyor olmanız da şart değil, düşünsel katkılar da oldukça değerli.
Duvarlar Bile Biliyor‘a dair detaylı inceleme yapmak ve kendileriyle iletişime geçmek için resmi sitelerine şuradan ulaşabilirsiniz.