Müzik doğa mıdır, yoksa doğa mıdır müzik?
Yann Tiersen yeni hikayeler anlatmak için ALL albümü ile folktronica ve minimalist ama bir o kadar zengin müziği ile kulaklığımızda.
Hikayesi olan, hatta neredeyse bir otobiyografi niteliğindeki yeni albümü ALL, baltık denizinin kıyılarından, Usher adasından müzik ve doğası ile kulaklarımızı dolduruyor. 2016’da çıkarttığı EUSA albümünden sonra yaşadığı adadaki eski bir diskoyu renove ederek oluşturduğu stüdyo ve kültür merkezinde şekillendirdiği albüm, bizi kendi hayatımızdan kopartıp hayallere daldırıyor. Yumuşak tınılar ve zengin katmanlı doğa sesleri ile süslenmiş ninnimsi edalar ile Tiersen pianosunu çalarken onun yanında denizen dalgalarını izler buluyoruz kendimizi.
ALL albümü aslında bir çeşit kolaj çalışmasını andırıyor, Tiersen bir zamanlar eşi ile California Lost Coast’da bisiklet sürerken onları kovalayan dağ aslanını bizlere anlatmak için transatlantiği aşarak Lost Coast’da kemanını çalıyor, Berlin’de bugün dünyanın en büyük göçmen sığınağı olarak hizmet veren eski havalimanındaki çocuk seslerini kaydediyor, teramin, keman ve kuş sesleri ile dünyanın dört bir yanındaki bu anları ALL’da harmanlıyor.
Albümdeki bütün enstrümanları kendisi çalıyor ve son haline gelmesi için gerekli aranjmanları da kendisine ait Eskal Stüdyoda Gareth Jones ile tamamlıyor. Vokallerde Anna Von Hausswolff, Ólavur Jakobsen ve Emilie Tiersen gibi isimlerin Breton dilinde bizlere yarattıkları motifleri dinliyoruz.
Sigur Ros’un ninniyi andıran melodilerini anımsatan bu albümü dinlemek yağmurlu bir günde camda nefesinizin bıraktığı buğu gibi bir his yaratıyor insanda. Spotify’da albümü dinlerken bir yandan da Tiersen’in bizzat yüklediği her şarkının akışına göre değişen ve albümü görselleştiren doğa manzaralarını mobil spotify uygulaması üzerinden izleyebilirsiniz.
Benim kendi playlistime attığım şarkılar Koal ve Usal Road oldu. Keyifli dinlemeler!