Dizi müzikleriyle ilgili bilgi birikimi, Bizimkiler’in, Arif Erkin imzalı unutulmaz fon müziğinden ibaret biri olarak, bu haberin beni heyecanlandırmaması, içimdeki magazin aşkını alevlendirmemesi olanaksızdı. Ne de olsa, ucundan kıyısından da olsa takip ettiğim bir dizi (Game of Thrones) ve günahıyla sevabıyla takip ettiğim bir grup (The National), bir araya gelmişti.
Tüm hayranları, The National’ın, beşinci ve şimdilik sonuncu stüdyo albümü High Violet (2010) sonrası suskunluğunu bir an önce bozmasını bekleyedursun; Berninger, bu aralar başka başka işlerle meşgul. Aralık’ta Somerset’te düzenlenecek All Tomorrow’s Parties festivalinin küratörlüğünü yürüten The National, festival kadrosunu Local Natives, The Antlers, Stars of the Lid, Wye Oak, Menomena, Kurt Vile, Youth Lagoon, Deerhoff, My Brightest Diamond ve Perfume Genius gibi isimlerle iyice kuvvetlendirdi. Diğer yandan; Berninger, iPad için hazırlanan yeni çocuk hikayesi aplikasyonu Dragon Brush’a sesini verdi- müzikten elini ayağını çekse de aç kalmayacağını gösterdi.
And who are you, the proud lord said, that I must bow so low?
Only a cat of a different coat, that’s all the truth I know.
In a coat of gold or a coat of red, a lion still has claws,
And mine are long and sharp, my lord, as long and sharp as yours.
And so he spoke, and so he spoke, that lord of Castamere,
But now the rains weep o’er his hall, with no one there to hear.
Yes now the rains weep o’er his hall, and not a soul to hear
Game of Thrones ile ilgili kısma gelmek gerekirse; Matt Berninger ve The National, bu fantastik serinin ikinci sezonunun 9. bölümünde The Rains of Castamere ile yer alacak. Dizide, an itibariyle Arya Stark cimcimesinin göz hapsinde bulunan Lord Tywin Lannister’ın, House Reyne’e karşı kazandığı zaferin anlatıldığı parçayı yazının sonundaki linkten dinleyebilirsiniz.
Yıllar geçti; ‘Sevim koş, anaaaam katil, kedi babası, Cafeeeerr, cıvık afedersin’ gibi manzumelerin yerini, ‘kanımın kanı, Kıştepesi, King’s Landing’ aldı. Arif Erkin oyunculuğa kök saldı, huysuz ihtiyar payesini Bizimkiler’in Orhan Çağlar’ından devraldı; o ara Ohio’dan The National adında bir grup çıktı Matt Berninger öncülüğünde. Şimdilerde o National, ününü Amerika’nın ulusal sınırlarının çok dışına taşıdı, uluslar arası oldu. Artık Tindersticks kaptanı Stuart A. Staples’ın tüm dünyada hatırı sayılır bir rakibi var hem şarkı sözü yazma hem de buğu banyosuyla tıkalı burunları açma konusunda.
İşte o ses ve işte o gırtlak ve işte o acımasız şair, Fareli Köyün Kavalcısı gibi kendisini duyan herkesi peşinden sürüklemeye devam ediyor. The National’ı neresinden tuttunuz da sevdiniz bilinmez; ben de hatırlamıyorum bu aşk nerede nasıl başladı, ilk adımı kim attı, gönül işte. Üzerimize düşen, başta da dediğim gibi, günahıyla sevabıyla sevmek.
The National’ın ekmeğinde gözümüz yok; Matt Berninger ise sesini kullanma konusunda Okan Bayülgenleşmedikçe pek sorun değil. Ve fakat; grubun, High Violet albümünü aratmayacak bir albümle en kısa zamanda geri dönmesini, Bloodbuzz Ohio ile açtığı yaraları tez zamanda pansuman etmesini diliyoruz.
Video için; tıklayınız.