1960’ların sonlarına doğru, müziğin tanrısal oluklarının limitini merak edenler, “daha ne kadar ileri götürülebilir müzik?” düşünceleriyle beyinlerini kemire dururken, ortaya oldukça örgüsel, bir hayli kavramsal yöntemler bulurken, diğer taraftansa neredeyse giriş, gelişme ve sonuç bölümleri olan acayip, uzunlamasına, film gibi “ilerleyici” bir tür ortaya koyarlar: böylelikle progresif rock’ın da sahnede yeri kesinleşir.
İşte kendisine “ilerleyen ve gelişen” diyen progresif rock’ın bizi yavaştan uyandıran, sarsan ve saran bu öforisinin içinde, onun yekpare kendisine ördüğü, alçalıp-gerinip-taştığı uğultulu tepeleri ile baş başayız.
Görsel: Radio Silence
1. Drowning Steps – A Perfect Day to Cry, Pt. II
2. Heavy Sky – I’ll Be Home
3. The Watch – Disappearing Act
4. In The Silence – All the Pieces
5. Amphetamin – The Haunted One