Kendi içinde kavgaları olanların sözlüğü niteliğinde bir albüm: Currents. Uzuvlarımızın güne karışma çabasını anlatıyor. Henüz gecenin melankolisinden kurtulamamışken, sabahın anlamsız güzelliğine açılan gözler günün tadını çıkarma isteğiyle hayata karışmaya çabalıyor, pek beceremeyince de kendine dönüyor. Bu karmaşayı def etmek için geceye koşarak kendini bir diskoda dans ederken buluyor. Bir sonraki günü bilmemenin huzuru ve korkusuyla kapanıyor. Sözler, miksler ve tüm melodik düzenlemeler bu akışı rayına oturtma çabasında.
Saykodelik-rock türünü karşılayan ve besleyen bir albüm “Currents“. Grubun “Innerspeaker” ve “Lonerism” uzun çalarlarının ardından, miksler, aranjman, söz yazarlığı ve performans olarak Kevin Parker bireyselliğini daha net görebileceğimiz bir albüm. Tabii ki, grup için sorun değilse bizim için de sorun olmayacak bir durum.
Türlerin birbiri içine akışını işitebileceğimiz çalışma; kışkırtıcı synth pasajları ve anne tokadı gibi gelen gitar motifleri ile okşaya okşaya canınızı yakıyor. Albümü dinlerken, “acaba pop mu, r&b mi yoksa elektronik titreşimler mi hakim” ikilemine düşerseniz, hayatın bir bütün olduğunu düşünün çünkü “Currents” öyle diyor.
Albüm; 2015 temmuzunda Interscope etiketiyle piyasaya çıktı. Bir yapım şirketi tutulması mıdır bilinmez fakat albüm de biraz döneme yetişme kaygısı göze çarpıyor. Kevin Parker da diğerleri gibi kendi sesini kulüplerde bangır bangır duyurmak istemiş olabilir. Sözleri bazen albümün bu tutumuna savunma niteliğinde. Parker da değişimi ve yaşlılığı kabullenerek onu yargılamayı bırakıp sadece takip etmenizi söylüyor. Galiba fizikte buna kontrol dışı akışın niteliği deniyordu? Google’lamayın bulamazsınız ama dinleyince anlarsınız diyelim. Bu albüme yakıştırmamız ise “Cazibeli” kelimesi.
Serhat Aka
