Hikayelere fena halde takılıyorum ben. Dokunduğum her şeyin bir hikayesi var biliyorum, bilmek istiyorum. Çünkü onlar kıymetli. Çünkü biliyorum beni,... Devamı →
En Eski
Hikaye
Burası geçmişin travmatik miraslarının, kör karanlıkların, somut soyut tüm ölümlerin orta yerinde fırfırlı rengarenk kalplerle dans edilen yeri dünyanın. Tüm... Devamı →
Jean-Léon Gérôme’un Pollice Verso isimli eserine bakıyoruz. Bu fırça darbelerinin ardında keşfedilmeyi bekleyen anlamların yanında, acaba ona baktığımızda aklımızda hangi... Devamı →
Dünya kocaman bir köy artık. Her şeye erişim kolay, mesafeler kısa, bilgi elimizin altında. Bunları elde ederken birçok şeyi de... Devamı →
Bazı insanlar vardır, onlarla tanışıklığınız ve muhabbetiniz arttıkça içinize kendi seslerini bırakırlar. Onlar olmadan da onlarla konuşursunuz. Belki duymak istediklerinizi,... Devamı →
Çok konuştuk, çok tartıştık o kapalı ofislerin derinliklerinde ama bir türlü çıkmayı başaramadık kuyulardan. X, Y, Z jenerasyon sınıflandırmaları içerisinde... Devamı →
Bir ormanda yürüyorsunuz, güneş ağaç dallarının arasından sızarak vuruyor yüzünüze. Doğa size kendinize dönme şansını tanıyor tüm hengameden uzaklaşıp ve... Devamı →
Yalnızken nasıl bir insan olduğunuzu düşünüyor musunuz hiç? Ben bazen düşünüyorum. Toplumdan bağımsız yaşasaydım, kurallar olmasaydı nasıl olurdu diye soruyorum... Devamı →
“Bir insan hangi yaşta ölürse ölsün aynı şeyi kaybeder. ‘Şimdiki an’ kaybedeceğimiz tek şeydir. Çünkü sahip olduğumuz tek şeydir. İnsan... Devamı →
Herkes o esnada kendi içinde ya da dışında başka bir yerdeyken… “Kapı eşiğinde; telefonlarına sıkışmış kalmış bir grup... Devamı →